Burma (ya da şimdiki adıyla Myanmar) 1962'den beri askeri cunta tarafından yönetilen, 1990'daki seçimlerden sonra Aung San Suu Kyi'nin hapsedildiği, 2007'deki rahip ayaklanmasının kanlı bir şekilde bastırılıdığı, yüz binlerce kişinin öldüğü Nargis Kasırgası sonrası insani yardımların kabuledilmediği bir ülke. Ve mevcut durumda totaliter bir baskı var içeride. Muhalifler hapishanelere atılırken etnik gruplara karşı da ordunun operasyonları sürüyor. İşte tüm bu şartlar altında bir çok organizasyon turistlerin Burma'ya gitmemesi, cuntanın para kazanmasına destek olup meşrulaştırılmaması için boykot çağrılarında bulunuyor. Zaten ülkenin bazı bölgelerine gitmek yasak; son duyuru seçim döneminde de ülkeye turist alınmayacağı yönünde.
İşin bir de diğer yönü var: Burmalıların dışarıdan bilgi alabilmesinin ve dışarıya bilgi çıkabilmesinin tek yolu turistler. Ve eğer dikkatli bir şekilde para harcanırsa (olabildiğince parayla girilen yerlerden uzak durulur, devlete ait otellerde kalınmaz, yine devlete ait tren, nehir ve hava ulaşımı kullanılmazsa) cuntanın cebine giren para azalacaktır; ki zaten cunta 2007 yılında yabancı petrol yatırımcılarından gelen 400 milyon dolar varken benim kıytırık dolarlarıma bakmaz diye düşünüyorum.
Tüm bu şartlar altında haftaya cuma yola çıkıyorum...
6 yorum:
kadayıf değil miydi o
hiç yakıştıramadım size...
benim yaptigim espri daha guzeldi.
madem bu yasaklar biliniyordu da, neden orasi secildi?
yasakları çiğnemeyeceksek ne keyfi var?
iyi yolculuklar diliyorum:)
merci :)
Yorum Gönder