15.06.2014

ispanya vs hollanda

2010 Dünya Kupası finalinin hayatımın dönüm noktası olacağını elbette bilemezdim, çok yakın bir arkadaşımın ısrarlı maçı birlikte seyretme taleplerine kolaylıkla "hayır" diyebilecek bir asosyaldim ne de olsa. Zaten Uruguay'ın elenmesiyle "kim kazanırsa kazansın" havasındaydım. İspanya güzel oynuyor Holanda hiç kendinden umulmadık şekilde gıcıklaşıyordu. İkisinden birisi ilk kez şampiyon olacaktı ama Hollandalılar hep direkten dönmüştü, sanki güzel olurdu bu sefer onlar kazansaydı. Maç uzadı, penaltılara gitmeden hemen önce Iniesta kupayı kazandırdı. O sıcak temmuz gecesinden yanıma maçtan çok tanıştığım birisi kar kaldı.

Dün kaderin bir oyunu iki takım bir kez daha karşılaştı 2014 Dünya Kupası'nda. Bir asosyal olarak evde tek başımaydım. Bu kez gerçekten Hollanda kazansın istiyordum, güzel oynadılar ve intikamlarını aldılar. Tepede dolunay, havada ıhlamur kokusu vardı. Her şeyden daha güzeli, dört sene önce tanıştığım kişi artık hayat yoldaşımdı.

2.06.2014

belgrad: yiyelim









Hepimizin malumu Sırp mutfağı et, süt ürünü ve hamur işi ağırlıklı. Cevapcici ve pljeskavica ikilisi ile köfteye doymak gayet kolay. Yanında gelen kajmak bizim bildiğimiz yoğurt-krem peynir arası bir yerde. Karađorđeva Šnicla ise kajmak ve bacon kardeşliğinin bir sonucu. Bir uyarı: yemekler çok tuzlu. Sebze denilen şey genelde patates ve lahana. Hafif bir şey yemek isterseniz peynir ve et tabağı her zaman bulunabiliyor, bizim gibi taze peynir manyakları için de bir cennet burası.

Sabah kahvaltısı için ideal adresler "pekara"lar. Harika börekler ve başka hamurişlerini gayet makul fiyata alabiliyorsunuz, tek sıkıntı oturacak yer bulunmaması. Ha bir de yanında yoğurt içiliyor. Örneğin Pekara Toma'dan (adı kötü şeyler çağrıştırsa da) bureklerinizi alıp hava da güzelse hemen karşıdaki parkta kahvaltınızı yapabilirsiniz, malum Belgrad bol miktarda park barındırıyor.

Zemun'da ve Sava kıyısında balık lokantaları da bulunuyor. Adriyatikten gelen kalamarlar, ahtapotlar gayet leziz.

Ayaküstü atıştırmalık bir şeyler arıyorsanız da şehirde bol bol pizzacı var, dilim pizza satma gibi de buralara yeni yeni uğramaya başlayan gayet güzel bir ugulamaları var.

Akşam oturup muhabbet etmek, içmek, geleneksel müzik dinlemek ve de yemek yemek için ideal adresler "kafana"lar. Skadarlija'da Šešir Moj ve Dve Jelena ile Knez Mihailova Caddesi'nin sonuna gelmeden sola inip kilisenin karşısında bulacağınız "?" deneyip beğendiklerimiz. Ha bir de Cumhuriyet Meydanı'ndan aşağı inen yolda sağ tarafta kalan Zlatno Burence'yi şans eseri görüp oturduk: bol porsiyonları, lezzetli yemekleri ve uygun fiyatlarıyla mutlaka gidin derim.

Balkan mutfağıyla 2011 yazında tanışmış, Prizren ve Üsküp'te hayatımda yediğim en güzel köfteleri yemiştim. Et ürünlerinin buralarda bu kadar pahalı olmasını anlayamamış ve de köfte yapmayı bilmediğimize karar vermiştim. Bu fikrim pekişti.