2.05.2011

nisan sonu

"Truman Capote asla Cuma gunu ucaga binmezdi ve bu beni de korkutuyor." Bu cumleyi okumamla birlikte ucagin isiklari sondu ve evet ben bu Cuma aksami en son yarim saat once kalkista 15. sirada oldugumuzu belirten anonsu duymustum. Karanliktan yararlanip uyumaya calisiyorum keza dun gece gec saatlere kadar Godot`yu bekledigimden bitkinim; Sophie Dahl balik pisirmisti diye dusunuyorum o koca gozleri, gamzesi, seksi aksani ve tum sofistikeligiyle. On siralardaki Hollandali civcivlerin bagiris cagrislarindan uyuyamiyorum gerci...

Ucaktan inince suraima topragin kokusu carpiyor, yagmurdan hemen sonra inmemiz etkisini artiriyor sansima. Ucagin yanindan bir kurbaga ziplayarak geciyor. Evet buralara bahar gelmis ve evet cam agaclarinin arasindan mavi Ege`yi goren balkonlu bir evde yasamak isterim ve ugrunda olebilirim...

Hiç yorum yok: