Dün Okmeydanı Hastanesi'nin ameliyathane kapısında annemin basit işleminin bitmesini beklerken durumu daha ciddi hastaları ve daha da çok yakınlarını inceliyordum ve bir yandan da bu durumlarda bir klasik olaran "sağlık önemli ya, ne boş işlerle uğraşıyoruz" diye düşünüyordum. Sonra aklıma taa 2004 Şubatı'nın en soğuk ve kar yağışlı gününden bir önceki gün babamın da burada ameliyat olduğu aklıma düştü. Ben o gün orada bile değildim, sanki olayı asitleştirmek istermişçesine başka bir arkadaşımın gene genç yaşta kanserden ölen babasının cenazesindeydim; nasıl pişmanım şimdi o gün orada olmadığıma...
Sonra işe döndüm, aniden işten çıkartılan insanlara şahit oldum. Gece gündüz, haftasonu bayram demeden incir çekirdeğini doldurmayan şeyler için mesai yapan insanlar pat diye kapı önüne kondu. Her şey bir kez daha bomboş geldi...
Beni tanıyanlar ve burayı da okuyanlar bilir ki bir dönem dellenip işi gücü bırakıp yollara düşme hayalleri kurardım. Sonra birisiyle tanıştım, ama beklentinin tersine o da benim hayalimi paylaşıyordu; zaten böylesini bulmuşken de evlenmemek olmazdı. Yine de korkular ağır bastı ve ben kalmaya karar verdim. Şu an da zaten bir açık ofisin ortasında yazıyorum bunları. Halen B planımız olarak yollara düşmekten bahsediyoruz. Umarım bir gün geriye dönüp "keşke gitseydik" demem...
4 yorum:
Çok tebrik ederim niyeyse baya sevindim evlenmene :) Uzun zamandır bloga uğramayanlardan olunca şaşkınlığımı gizlemeyip iki kelam edeyim istedim. Genelde eğlenceli bir blogdu burası, bıkkın ve sıkkın bir dünyaya dönmüş gibi geldi bana, yanılıyor muyum? 2014 daha eğlenceli, hayatı daha dolu dolu yaşaman dileklerimle. Çok zaman yok, gezmeye bak ;)
Teşekkür ediyorum hem tebrikler hem de iyi dilekler için :)
Eğlenceli görünüyor olmasına şaşırdım çünkü bıkkın ve sıkkın biriyimdir. Belki de yanımda mutluluğu paylaşacak irini bulunca sadece sıkıntılarımı yazmaya başlamışımdır.
Tebrikler güzel adam.
Bence git, gidin.
eyvallah abi. zamanı gelince gideriz herhalde.
Yorum Gönder