11.03.2010

no hablo espanol


İngilizce'yi kafama vura vura öğrettiler, benim esas aşkım Fransızca olmuştu. Ne 4 sene haftada 2 saat görülen dersler ne de 2 kur Institut Français aramızı yapamadı; hala Fransızca duysam kulak kesilirim. Konuşan az biraz güzel hatunsa hele nefesim bile kesilir.

Benim bildiğim dilden başka dil bilenleri de kıskandım hep. Frankofon bir arkadaşım önümde Katalan gazetesini açıp okuyunca ya da İtalyanca'yı kısa sürede sökünce daha da arttı kıskançlığım ama bir teşebbüste bulunmadım. Başka bir dil de ilgimi çekmedi başta ama yavaş yavaş Yunanca veya Portekizce mi öğrensem diye uzaktan uzaktan hayaller kurmaya başladım; hepsi kısa süreli oldu ama. İspanyolca pek ilgimi çekmemişti yakın zamana kadar. Önce Los Lunes al Sol'u izlediğimde hoşuma gitmeye başladı, sonra filmler Latin Amerika belgeselleri derken iyice merak etmeye başladım. Bugün de İspanyolların düzenlediği bir toplantıdaydım. Bıcır bıcır bir hatun İspanyolca sunum yaparken ben de 13. Savaşçı'da Antonio Banderas'ın yaptığı gibi dinleyerek dili çözme çabalarına girmiştim ki güzel Diana'nın kulaklık getirmesiyle çabalarım boşa gitti. Acaba bir kursa falan mı gitsem, Ekvator'da ucuz diyorlar hem?

Ha bir de adamların ters ünlem ve soru işaretlerinin hastasıyım. Hem baktım da yaklaşık 8000 kişi varmış ülkede bu dili konuşan...

3 yorum:

NzN dedi ki...

İspanyolca güzeldir, keyiflidir:))

Bence hemen başla hazır bu kadar heveslenmişken !

hirondelle dedi ki...

evet hemen quito'ya gidip bir kursa yazılayım :)

NzN dedi ki...

keşke başlamışken bırakmasaymışsın...