Kasım ayında mutlak Bodrum'dan kargo gelir: değişmez ikilisi de çintar ve mandalinadır. Bu sene de yağmurların başlaması ve arkasından pazarların çeşit çeşit mantarlarla dolması sonucu ilk fotoğrafta örneğini gördüğünüz çintar ve de annemin bir tanıdık tavsiyesi sonucu aldığı külek taa bizim eve kadar ulaştı. Külekleri tereyağı sıvanmış fırın tepsisine dizip üzerine kekik ve pulbiber ekleyip 150 derece sıcaklıkta yarım saate yakın beklettik, beklediğimizden fazla su salması dışında sıkıntı yoktu. Çintarlar ise her zamanki gibi küçük parçalara ayrılıp vokta azıcık baharat eşliğinde pişti. Sonuçlar aşağıda:
Yanına da Batum'dan taşıdığım beyaz şarabı açtık. Gayet leziz bir akşam yemeğiydi. Kalanlrı da ertesi akşam noodle karıştırıp bir harika yemek daha elde ettik.
2 yorum:
Oooo afiyet olsun, çok güzel gözüküyor! Ben de çok severim mantar, ne zaman markette böyle farklı çeşit mantar görsem hep alıyorum. Bir yandan da korkuyorum günün birinde zehirleneceğiz diye, malum mantar toplamak uzmanlık gerektiriyor. Bu arada vodka mı? Hiç aklıma gelmezdi, deneyeceğim!
ben de "bu kadar insan bunu satıyorsa bir şey olmaz" şeklinde ilerliyorum :)
vodka değil o vokta, senin canın çekmiş anlaşılan :p şarabı da senin için içtim...
Yorum Gönder