29.12.2014

berlin: yiyelim içelim


Berlin diyince akla şüphesiz ki bira ve currywurst gelmemesi kaçınılmaz. Nitekim benim gibi bira ile ilişkisi Tuborg Gold ile sınırlı birisi için yemeğin yanında hangi bira içileceğini garsona sormasından daha doğal bir şey de olamaz Almanya'da. Bununla birlikte yolum Münih'e düşerse mevsim nedeniyle ziyaret edemediğim bira bahçelerinde oturmak isterim, hem bira konusuna çalışmaya da başladım.

Madem bol patates ve etli bir Alman yemeğini güzel bir birayla mideye indirdik, yolda gördüğümüz abilerden de üzerine köri serpilmiş currywurst'ümüzü de yedik başka ne yiyelim diye soranlara cevabım olsun: Bir kere Berlin halen çoğu Avrupa şehrine göre ucuz ve de hem Batı hem de Doğu savaş sonrası dönemdeki sanayi atılımı nedeniyle bol bol yabancı işçi getirdiğinden Türk, İspanyol, İtalyan ve Vietnam lokantalarına denk gelmek mümkün. Nitekim Kreuzberg'de caminin hemen yanındaki Miss Saigon'da müthiş Vietnam yemekleri yemek mümkün. Ayrıca herkesin malumu bol bol dönerci var ve denediğim kadarıyla ortada belli bir standart da olduğu için Türkiye'deki dönerlerden daha güzel, ayrıntılı bir açıklamayı şurada bulabilirsiniz. Yine ucuza harika suşi yiyebileceğinizi de belirtmem lazım. Bir de tüyo vereyim: bir metro durağının altında eski bir umumi tuvaletten dönüştürülen Burgermeister inanılmaz hamburgerler yapıyor. Ayrıca biranızı alıp kenarda oturup yiyebiliyorsunuz.

Bizim şansımıza o haftasonu bir yemek festivali vardı şehirde. Biz de peynir atölyelerinin olduğu kısımda dolanıp sonra da "küçük esnaf" moonshinerların ve microbrewerylerin ürünlerinden tattık. Koca koca imbikleri görmek pek heyecanlandırdı beni...

Dönüşte yine bir klasik olarak çantamızı peynirler, şarap ve de meşhur Alman ekmeğiyle doldurup tıpış tıpış geri geldik.

Hiç yorum yok: