5 sene önceye kadar ülkenin başkenti ve halen en büyük şehri. Havaalanından çıktıktan sonra şehre ulaşmanın tek yolu taksi-ki ederi 5 temiz dolar. Şehrin göbeği Sule Paya denilen bir tapınak; ama öyle etrafı bahçeli falan tapınak beklemeyin. Etrafında arabaların cirit attığı bir göbekte konuşlanmış ve etrafı Eminönü trafiği gibi bir keşmekeş içerisinde. Zaten şehre geldiğimde bir Güneydoğu Asya ülkesinde miyim Pakistan'da mıyım anlamadım. Otel de yakın bu Sule Paya'ya; 2 hafta boyunca kaldığım en kazık ve en kötü otel olma özelliği taşıyor. Nasıl bi kaosun içindeyim anlatamam...
Şehrin en görkemli anıtı Shwedagon Pagoda. 100 metre uzunluğunda 2500 yıllık bir tapınak burası. Oldukça geniş bir alana yayılmış. Kapıdan girince huzurlu bir ortama ayak basmış oluyorsunuz. Rüzgarda ses çıkartan ziller, uçuşan kırlangıçlar, meditasyon yapanlar... Ben de öyle otururken emekli bir İngilizce öğretmeniyle tanıştım, epey sohbet ettik (biraz gevezeydi kendisi). Tapınakta yer alan şeyleri, anamlarını, hikayelerini anlattı; Budist değilsen havada kalıyor çoğu şey. Sonra gezegen falıma baktı, politika konuştuk, çıkıp yemek yedik, akşam da bu görkemli anıtın pırıl pırıl ışıklandırılmış halini seyrettik.
Şehirde dolaşmaya başladım,her sokakta kolonyal dönem binaları. Hepsi pek eski, kapıda 1925 yılında inşa edildiği yazıyor; muhtemelen de o tarihten beri badana bile görmemiştir. Devlet binaları boyanmış tabii rengarenk. O sıcakta yürüdüm mümkün olduğu kadar ama nem ve trafik de eklenince bir yere kadar dayanabiliyor insan. Pek övülen Bogyoke Market'e gidemedim; pazartesi kapalıymış. Zaten eldeki dolarlar kısıtlı, kabul edileceklerinin garantisi yok ıvır zıvır almama sözü verdim kendime; dönüş nasıl olsa Yangon'dan bakarız bir ara...
Şehirde Çin mahallesi de var, orası daha eğlenceli. Ulaşımın yolu taksiler ki önce gideceğiniz yeri anlatmak sonra da pazarlık yapmanız lazım. Yoruluyor insan. Şehirde ve ülkenin genelinde güneş batınca hayat bitiyor. Yollar karanlık, arabalar far kullanmıyor çünkü yedek parça yok, bozulmuş kalmış. Elektrik özellikle kurak mevsimde sıkıntı. Yine de bir turist için en güvenli ülkelerden birisi dünya üzerinde.
24 saat geçirip Mandalay'a doğru yola çıkıyorum; uyuz otel sahibi gider ayak iyi davranıyor bana. Seçimden falan bahsediyoruz, gitmeden uğra sana anlatacaklarım var diyor. Ajan mı ne?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder