6.01.2012

prizren üsküp yolu

Sabah -bu sefer insani bir saatte- kalkıp Üsküp otobüsüne gidiyoruz. Artık bagaja para alınmıyor buralarda. Savaş esnasında Türkiye'ye kaçmış gençlerle sohbet ediyoruz.

Yol boyunca Sırplar'dan ne kadar nefret edildiği görülüyor: ülkede 2 resmi dil var (Arnavutça ve Sırpça; hatta Prizren bölgesinde Türkçe) bu nedenle tüm tabelalar iki/üç dilde yazılmak zorunda. Şehir isimlerindeki Sırpça bölümler karalanmış. Yol boyunca Arnavutluk hatta UÇK bayrakları, ölen UÇK üyelerinin heykelleri.

24 yıl önce bu yoldan geçmiştim. Hava karanlıktı ve biz geceyi Üsküp'te geçirmek için tek şeritli virajlı yollarda acele ediyorduk. Yol hala tek yön ve virajlı. Bu sefer gündüz gözüyle görüyorum.

Biraz sonra Makedonya'ya varıyoruz. Kril alfabesiyle yeniden karşı karşıyayız. Yarım saat sonra da başkentteyiz. Otobüs terminale varmadan şehir merkezine vardığımızı anlıyorum; apar topar iniyoruz. Son durak Üsküp!

Hiç yorum yok: