Yılda bir kere gidiyorum buraya. Geçen sene ocak ayında gitmiş, müzekart almıştım; 2 gün varmış kullanmak için geçtim kapıdan ben de. Bahçesi çok güzel herşeyden önce. Bir banka oturun, yerdeki kedilere bakacağınıza ağaçtaki kuşlara bakın; Topkapı Sarayı bahçesini mesken tutmuş papağan kolonisinin üyelerinden birisi ile karşılaşacaksınızdır muhtemelen.
Hemen girişteki binada arasında Kadeş Anlaşması'nı da görebileceğiniz bir sürü kil tablet, biraz ilerideki binada çini örnekleri, bahçede yayılmış heykeller ve lahitler var. Hepsini gördükten sonra ana binaya girip önce sağa dönüyoruz. Anadolu'da tarihi dönemlere göre heykel örneklerini izleyip son salonda kocaman bir Zeus heykeli ile geri dönüşe geçiyoruz. Bu bölümdeki harika heykellerden favorilerim Marsyas ve Oceanus.Diğer kanatta önce kral odasını, sonra meşhur İskender Lahti'ni ve Ağlayan Kadınlar Lahti'ni görüp "mezar" konseptli turumuzu devam ettirip geri dönüyoruz. E hazır gelmişken Marmaray kazılarında çıkanları da görelim. Üst katlara da bakıp tekrar behçede soluklanabiliriz. Sonraki güzergah size bağlı. Biz şahsen Ayasofya ve Sultanahmet köftesi sonrası Sultanahmet Camii'ne karşı Xuxu şişesini nihayet patlattık. Bir sonraki turumuzda görüşmek üzere...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder