11.01.2010

otomobil uçar gider


Sabah iyi uyanmış, blog okuyup akşamki avokadoyu düşünen bir obsesife yapılmaması gereken birçok şey vardır. Bunlardan birisi de bir yıldır kullandığı arabayı değiştirmektir. Nitekim akşama doğru şirketimizin patronşöförübahçıvanımenübelirleyicisi koydu önüme evrakları "gel yeni arabanı al" dedi. Ne olduğunu anlamadan yeni arabayı almıştım zimmetime. Bir yıldır kullandığım arabadan çıkanları sayıyorum: bir rulo tuvalet kağıdı, evin yedek anahtarları, Helene Grimaud CD'si ve klozet kapağı. Düşünün ne çok sahiplendiğimi arabayı!

30 yaşında bir Türk erkeği olup da ehliyetini 2 sene önce almış birisi olarak dört tekerleklilerle ilişkimi anlatmam lazım: hiç araba kullanma sevdam olmadı lisedeyken ki hala da yok. Araba kullanmayı öğretmeye çalışan bir babam da yoktu. Çok istersem 18 yaşıma bastığımda kursta öğrenebileceğimi söyleyecek kadar bilimsel yaklaştı bu olaylara. Ben de hiç öyle araba kaçırma sevdalısı olmadığım için ilk direksiyon başına oturuşum 2001 yazında ambulans ile oldu. Bir skandala yol açmamak için ayrıntılara girmiyorum. Şişli'de oturan birisinin araba sahibi olmasını çok saçma bulduğumdan sonraki dönemde hiçbir girişimim de olmadı.

Şu an yaptığım işin gerekliliği olarak araba kullanabiliyor olmam lazım fakat işe girdiğimde elbeteki yoktu. Hemen kursa başladım, dolayısıyla ikinci direksiyon maceram sürücü kursunun arabasıyla oldu. Neyse efendim prosedürleri tamamlayıp aldık ehliyeti, şirket aracına oturmadan rahmetliden kalan arabayı Gümüşlük trafik ışıklarına çakınca kötü bir başlangıç yapmış oldum ama olsun... Bu kullandığım üçüncü araba olacak.

Şimdi aldım bu arabayı ama yok aynasıydı yok kavrama noktasıydı alışana kadar dert bunlar. Karşına çıkan bir kadını tanımaya çalışırken zevk alırsın ya, hah işte arabayı tanımak da tam tersine o kadar zevksiz. Ama tek avantajı kullanma kılavuzu olması, kadınlarda da olsa keşke.

Not: fotoğraf bugüne kadar sahip olmayı arzuladığım tek arabayı temsil etmektedir.

14 yorum:

Adsız dedi ki...

Armut da pişip ağzınıza düşsün mü? :)

hirondelle dedi ki...

haydaaa ben bu yazıda ne korkularımdan ne gerçeklerimden bahsettim 70 milyonun önünde iş armuta mı indirgendi? ama evet mümkünse düşsün bekliyorum :)

Duella dedi ki...

bence bir beyaz dizi oku, ciddiyim bak:)

3 tip adam vardir:

1) gozleri gri, omuzlari ucgen ve kudretli olanlar (bu modeli yakindan tanimak icin bkn. beyaz dizi)

2) bir numarada belirtilen ozelliklere sahip olmayan ama sahipmiscesine alkis bekleyenler

3) ne oldugunu bilip huzur islamladadir diyerek kendini teslim edenler

kilavuz kitap der ki, bir degilsen bari 3 ol:)

hormetler!

hirondelle dedi ki...

sayın duella kafamı çok karıştırdınız. niçin beyaz dizi okuyorum? birinci grupta mıyım? üçüncü gruba mı terfi etmem gerekiyor? kılavuz kitap lonely planet mı?

şundan emin oldum ki hayatım ileride kitabı yazılacak bir aşamaya gelirse galiba çağlayan'ın dönüş partisiyle başlayacak.

Herbert dedi ki...

yine açık eeee ile mi başlıyo plaka :)

bu arada 1. grup geldi 3 ler şöyle kenara çekilsin :P

hirondelle dedi ki...

abi gayet 34 plaka, artık kaybolunca plakaya sığınamayacağım.

hirondelle dedi ki...

hangi armutmuş o düşen sayın bir kadın?

Duella dedi ki...

hirondelle,
mesaj çok açık: bir değilsin (bi bak bakiim aynaya; nerede gri göz, nerede üçgen omuz, nerede iç titreten kudret?:)) bence sen şu an için ikisin. o yüzden kadınları anlamak ve yönetmek için kılavuz kitaba ihtiyaç duyuyorsun. ben de sana diyorum ki, en boktanı 2. seçenek. bir olmayacaksan (ki ben kitabı yazılacak kişi olmanı yürekten dilerim), bari üç ol. anlamaya çalışma, kabul et. yönetme, yönetil. bazen huzur teslimiyettedir:)

herb,
sen pek nadir bulunan 4. grupsun. senin değerini anlayacak kadın çıkmıyorsa, bu insanlık ayıbıdır!:)

hirondelle dedi ki...

oyy ağır oldu bu şimdi; ben o koltuğa oturmayı tekrar düşüneyim.

ya arkadaşlar ben arabalarla ilişkimi anlattım neden herkes bir cümleye takmış durumda?

Adsız dedi ki...

E kullanma kılavuzu isteyerek ipinizi kendiniz çekmişsiniz zaten. Niye bana "neden" diyorsunuz?

Handan dedi ki...

yav adam burada ''aidiyeti olmadığından'' bahsetmiş; bahsetmek istemiş de orası pek dikkat çekmemiş nedense!

Handan dedi ki...

ay ay ay aidiyet değil ''sahiplenme'' farkeden bir şey yok ama aidiyet hissedemeyen sahiplenme de hissetmez/istemez/sevmez/hoşlanmaz/çekici gelmez

hirondelle dedi ki...

arkadaş kapatacağım yorumları ne bu yav. araba diyorum, hani kornası var. bir insan sormadı ya bana klozet kapağının arabada ne işi var diye. kadınların algıda seçiciliği budur işte. herbert topla ekibi de içelim erkek erkeğe

Sinan AYHAN dedi ki...

Boşver burda işine yaramazsa bile CV'ne yazarsın.

Kullanma klavuzunu yazma ama istersen kıllanabilirler.
Zira bildiğim senden başka arabayı kullama klavuzu ile çözmeye niyetli kimseyi görmedim.